28.01.2010

HAVA AYAZ MI AYAZ...

Dün havayı güneşli görünce kızımla attık kendimizi dışarı.Tabi dışarısı evden göründüğü gibi değil,Ayaz mı ayazmış.



Tabi ilk durağımız çocuk parkı olduğu için hiç abartısız yaklaşık iki saat parkı mesken tuttuk.Parka Ece’yi götürmesi güzelde tamam artık gidiyoruz demesi zor.Anladımı gideceğimizi benden kaçtıkca kaçıyor.



Son günlerde sallanmak kaymak yerine Ece’nin tercihi kumlar.Parktaki pis kumlar.Eğilip eğilip avuçluyor eğilip eğilip avuçluyor sonrada avucundaki kumları savurup atıyor.

Ne zevk ama dimi …

Her park dönüşümüz pusetine oturmasın,parktan ayrılmasın diye bağrış çağrış oluyor.şımarık çocuklar gibi yeri göğü inletiyor fırsatını buldumu da benden var gücüyle kaçıyor,hoş gerçi safım …Nereye kaçacaksa …




22.01.2010



GÜNLER GEÇİYOR,GEÇİYOR...

Uzun zamandır bloguma yazamadım.Şehir dışından supriz misafirim geldi kim mi?? Annem

Torununu özlemiş ve atlamış uçağa gelmiş,yalnız dikkat çekerim torununu :)Uzun zamandır bloğumda uyku sorunundan bahsettiğimden,bir gidip bakayım demiş.

Ece Anneannesini görünce hem şaşırdı hem yadırgadı.E tabi Ece’de haklı uzun zaman görmeyince haliyle anımsasa da hemen kaynaşamıyor.Sanırım gurbetinde böyle bir tarafı var.Gerçi yurt dışında oturan arkadaşlarım benim gurbet kelimeme sinir oluyorlarmış,onlar kusuruma bakmasınlar …

Tabi anneannemiz gelince misafir olan biz ev sahibi olan, o oldu….

Ece’mle birlikte iyice yaydık kendimizi,yemek konusunda isteklerimiz hiç bitmemeye başladı.Kadıncağızda sanırım Ece sayesinde uzun zamandır süren uyku sorunumuz yüzünden bizi aç yatıp aç kalktığımız düşünecek olacakki,sağolsun yaptıkça yapıyor lezzetli leziz mamalar …

Hatta geçen gün işi abartıp kadıncağızdan akşam akşam mayalı poğaça istedim,tabi yapmadı(o kadar da değil hani gibilerde yan yan bana baktı)

Tabi her güzelliğin bir sonuda var,birkaç gün içinde tekrar Edirne’ye dönecek,şimdiden içimi bir hüzün kapladı…Kim bilir belki bende, hazır annem gelmişken onunla birlikte Edirne’ye giderim…

Bu aralar Ece'de iştahsızlık başladı,sevdiği ne varsa yememek için red ediyor.Tek yediği (yemek denirse)fotoğraftada görüldüğü üzere krep...(minik olan onunki :)



Evvelki gün Ece’nin rutin dr.kontrolu vardı,haftayada aşısı var…Dr.antbiyotik verdi,Ece’nin iç kulağında hafif sulanma varmış.Aslında bizde fark ediyorduk son günlerde eli hep kulağına gidiyordu ama bunu kök dişi çıkıyor olmalı diye yorumluyorduk…

Birde Ece’de pişikler oluşmaya başladı .Gün içinde sık sık alt tarafını yıkamama ,kremlememe rağmen.Dr.bu durum içinde Hafif kortizonlu bir krem verdi(ki hiç kullanmak istememe rağmen)

Yani kızım bu aralar ‘poğpoğ’ üstüne fazla oturamıyor,otursada kızımdan hafif bir çiğlık geliyor,yavrum benim nasıl acıyorsa…



Tabi bu da geçecek, geçecek inşallah ...

10.01.2010

ÖDÜLÜM


Hamarat arkadaşım Elif http://laboratuarimmutfak.blogspot.com/ beni ödüllendirmiş,Blog kardeşliği ve Gün ışığı ödülümüzün adı.Kendisine çok teşekkür ediyorum.Lakin bu ödülü arkadaşlarımdan çoğu daha önceleri aldığı için Elifcim beni mazur görsün 12 kişiye yolluyamıyorum.Bu ödüle benide layik gördüğü için kendisine tekrar teşekkür ediyorum :)

6.01.2010

Havalar soğudu

İzmir’de Havalar soğudu haliyle eskisi gibi kızım ve ben dışarı (parka) pek çıkamıyoruz durum böyle oluncada ev ortamında kızımla oyunlar oynamak onu oyalamak bana düşüyor.


Gün boyu kızımla durmadan oyun oynuyoruz.En sevdiği oyun saklambaç.Ben saklanıyorum kızım beni buluyor ve cöööö..En sevdiği kelime ise şu sıralar cöööö...






Her şey iyi güzelde durmadan oynayınca haliyle yoruluyorum birazcık oturayım desem yanıma gelip bağrınıp duruyor(kalkayım)diye.

Ev işi yaparken bile ,yaptığım şeyleri oyun sanıp beni taklit etmeye başladı.Geçen gün çamaşır makinesinin içine girmeye çalışırken gördüm kahkaha atmamak için kendimi zor tuttum,anladım ki onuda oyuncak sanıyor,içine çamaşır giriyorsa Ece niye girmesin diye düşünmüş olmalı.

Çoğu zaman vileda sopasını kapmış yanıma getiriyor.Hele elinden alabilirsen al avazı çıktığı kadar bağrınıp duruyor.Hele bir bez bulmasın,eğilip kendince dolapları silmeye başlıyor.Pek hamarat olacak benim kızım her halinden belli.

Ece'm Son günlerde dağılan oyuncaklarını işi bittimi oyuncak kutusuna tek tek taşımayada başladı.Daha 17 aylık ama hiçbir şeyi dağınık sevmiyor,kitaplarını üst üste diziyor bebeklerini,ayılarını,toplarını yan yana sıralıyor,tek beceremediği şeyse yemek olayı.


Ece’nin önüne tabak içinde ne koyarsam koyayım dakkasına tabak içindeki mamalar önüne boşaltılıp tabak fırlatılıp yere atılıyor .

Her ne kadar kızıma hayır desemde,Hiç beni umursamadan Biberonla halıları,koltukları besliyor.Tabi anneside arkasından siliyor.



Birde bu aralar yürütecine takmış durumda.ikide bir içine oturmak istiyor ya eski günleri yad ediyor ya yürütecinle evi gezmek hoşuna gidiyor .

Gerçi yürüteci içinde otururken muzurluk yapamadığı için bir bakımada benim için iyi oluyor.Yürütecine koymadığım zamanlarda yürüteci etrafında akrobasiler yapıyor aklı sıra üstüne kendi çıkmaya çalışıyor.


En sevindirici şeyse Son günlerde uyku düzenimizin düzelmesi,yinede Maşallah diim de :)


Teşekkürler gene beklerim...